Unutulmaz Artık Unutulsun Mu?

Atv'de her Çarşamba Pt2'de Unutulmaz adlı dizi yayınlanıyor. Bence şu an dizi oldukça zorlama bir senaryoyla gidiyor. Dizideki karakterlerin hepsinin tek tek dakikalar boyunca kendileriye iç hesaplaşmasını izlemek gerçekten dayanılmaz bir hale büründü... Sürekli aynı replikler, sürekli aynı ifadeler... Zaten diziye baktığınızda hiçbir ilerleme göremezsiniz. 3 hafta önce nasılsa, bugün hala öyle.

Konuyu size kısaca şöyle açıklayayım, dizi orta halli bir ailenin bahtsız iki kızı üzerine kurulu. Ablasının nişanlanacağı adamla tesadüfen daha önceden tanışan kız kardeşin yasak aşkı ile başlıyor herşey. Sonuç, hem abla hem kardeş hamile. Abla şu an müstakbel kocasıyla arasına girenin kardeşi olduğunu biliyor bilmezden geliyor; ama hala evlenmeye çalışıyor, anne ise bütün herşeyi biliyor; ama bu durumun ortaya çıkmasını engellemek için küçük kızını arkadaşıyla evlendirmek istiyor, tabii bu arada yasak aşklarını sürekli bitirmek isteyen; ama bitiremeyen bir çift var... Her neyse, aşağı yukarı anlatabilmişimdir umarım, yazarken bile darlanıyor insan...

Diziyi yerden yere vurmak tabii ki bana düşmez, eminim ağlayarak izleyenleri bile vardır; ama üzülerek söylemek zorundayım ki gerçekten Unutulmaz, bence sadece Dayanılmaz...

Şubat 2010 Top 10

Bir ay daha bitti ve tv'de Şubat'ın top 10'u oluştu. Sonuçlar aslında tahmin edilebilir sonuçlar...

Yaprak Dökümü, Kurtlar Vadisi Pusu ve Aşk-ı Memnu zaten uzun süredir aldılar başlarını gittiler, ilk 3 onlar arasında dönüp duruyor.

Cumartesi akşamları boşluğunu dolduran Yarı Finalde Misiniz serisinin sadece ilki top 10'a girmiş durumda, hemen belirteyim, serinin devamı top 100'e girdi... Ezel ise Show-Atv değişikliğinden çok fazla etkilenmişe benzemiyor. Bakalım önümüzdeki ay sonuçlar nasıl olacak...

Dexter 5. Sezona Hazırlanıyor!

Dizi, Jeff Lindsay'ın "Darkly Dreaming Dexter" kitabından uyarlama ve sadık bir izleyici kitlesine sahip... Şöyle ki, bu dizinin izleyicileri, araya ne kadar zaman, ne kadar dizi girerse girsin sabırla yeni sezonu aynı heyecanla, aynı istekle bekliyor. Kendi adıma konuşmak gerekirse örneğin inanılmaz bir hevesle izlemeye başladığım ve devam ettiğim Lost için şu an aynı şeyi söyleyemiyorum. Açıkçası ben 6. sezonu beklemedim, nasıl olsa yayınlanacak birgün, izleriz, aa yarın mı yayınlanacakmış diyerek geçtim, şu an izlerken de eski heyecanım ve hevesim var diyemem. Her neyse, bunu detaylıca yazmak gerek daha sonra...

Dexter'a dönmek gerekirse; tabii bir de dizinin ilk birkaç bölümünü izleyip de ısınamayanlar, sevmeyenler de var. Kimine ağır geliyor, kimine yavan...

Ancak bence gerçekten gelmiş geçmiş en iyi dizilerden biri. Oyunculuk, senaryo, çekim, müzik, jenerik her yönden.. Dizi enteresan bir şekilde izleyiciyi içine çekiyor, yaklaşık 50 dakika inanılmaz bir tat sunuyor. Dizide olan bitenle içten mutlu oluyorsun, sinirleniyorsun, sorguluyorsun, onlardan biriymişcesine.

Diziyle ilgili yorumları okumanızı, diziyi izlemenizi gerçekten tavsiye ederim. 4 sezonu izlemek için nasılsa daha çok vaktiniz var, çünkü 5. sezonun Eylül-Ekim 2010'da başlayacağı söyleniyor.

Bu kadar uzun ara vermesinin en önemli sebebi olarak dizinin Dexter'ının Micheal C. Hall'ın hastalığı (hodgkin lenfoma) ve tedavisi olduğu biliniyor. Şu an iyiye gittiğini biliyoruz.

Aktör bu yıl 67. Golden Globe'da en iyi erkek oyuncu ödülünü aldı, diziyse bugüne kadar imdb'de 9.2 almış, umuyoruz ki 5. sezonla birlikte 10'a tamamlar :)

Not : Dizinin resmi web sitesi http://www.sho.com/site/dexter/

Aşk ve Ceza'da Herşey İçiçe

Atv'de Salı akşamları 20:00'de Nurgül Yeşilçay ve Murat Yıldırım'ın başrollerini paylaştığı Aşk ve Ceza yayınlanıyor.

Dün özeti kısa tutmasıyla önce beni şaşırttı, daha sonra gördüm ki Pt2'de Samanyolu'nun yeni bölümü yayınlanıyor.

Enteresan bir dizi... Bir bakıyorsun reklam ajansında toplantı yapılıyor, bir bakıyorsun eli silahlı adamlar töreye göre öldürülmesi gereken kızı kovalıyor, daha sonra aslında töre için olmadığını anlıyorsun; onlar uyuşturucu kaçakçılığı yapmak isterken, kızın sözde kocası yani aşiret ağası izin vermiyor diye bu şekilde intikam almaya çalışıyorlar... Gerçekten bağlayamadım, böyle bir dizi işte anlayacağınız herşey var; aşk, acı, intikam, aşiret, töre, çocuk tüccarları, reklam dünyası...

Murat Yıldırım için söyleyecek fazla birşey yok, yine ağırbaşlı, cool bir rol ve hakkını veriyor. Nurgül Yeşilçay için 1-2 hafta önce olsa olumsuz eleştiri yapabilirdim... Özellikle rolü için biraz büyük kaçtığı, Murat Yıkdırım'ın yanında çok daha olgun durduğu ve bence oldukça kötü giydirildiği için. Giyim konusuna bu hafta el atmışlar gibi gördüm, baya bir düzelmişti, umarım böyle devam eder, diğer konular için ise sanırım gözüm alıştı, artık eskisi gibi batmıyor.

Bunun dışında dizide, reklam dünyasında fazla abartılarak yanlış gösterilen şeyler var. Bunu da sanırım ayrı bir başlıkta ölçüp biçmekte fayda var.

"Es-Es Namıdiğer Eskişehir" Dönüyor...

Bir süre önce Atv'de yayını biten Es-Es Namıdiğer Eskişehir dizisi, Show Tv ile tekrar ekranlara dönüyor.

Bence normalde tutabilecek bir diziyken gerek senaryonun dağıldıkça dağılması, gerekse Atv'nin bir türlü dizinin gününde dikiş tutturaması yüzünden bitmek zorunda kalmıştı.

Bu aralar dizilerin yapımcılarına paralarını ödemediği söylentileri çıkan Show Tv umarız bu diziye de yazık etmez... Kaldı ki bu dönüş dizinin son şansı da olabilir.